Sayfalar

14 Tem 2010

Sleepless in Istanbul

Bütün gün bi kaç saatlik uykuyla ayakta kaldığım için akşam 11 gibi sızdım.Güzel güzel uyurken birden gözlerimi açtım sabah oldu sanıyorum başımı kaldırıp baktığımda hava daha karanlıktı.Çok içten bir "lanet olsun"'un dudaklarımdan dökülmesinden sonra başımı hızlıca yastığa vurdum.UYU UYU UYU! diye uykumun açılmasını engellemeye çalışıyordum ama mümkün değil eğer uyandıysam asla tekrar uyuyamam.Biraz debelendikten sonra lanetler yağdırarak kalktım yataktan.Çok erken olmamasını ummuştum ama baktım 03:58di.Hızlanan ve şiddetlenen lanetlerle yüzümü yıkamaya gittim.Karnımdan gelen tuhaf seslerdi belki de uyumamı engelleyen diye düşünerek çok sevgili dostumla dertleşmeye gittim.Açtım ışıkları etrafa bakındım tencere duruyordu ocağın üstünde.Olmazdı normalde,üstelik akşam orda değildi,yeni bir şey olmalıydı.Açtım baktım veeee haşlanmış patatesler bana doğru tatlı tatlı bakıyorlardı.Lanetlerim dinmişti biraz.İçlerinden en tatlı gözükeni aldım soydum işte doğradım üstüne ketçap mayonez sıktım,yedim; oh mis.Sonra çekmeceleri kurcalamaya başladım.Genellikle abur cuburları koyduğumuz 2. çekmeceyi açtım orda da alpella rulo pasta buldum,artık lanet yağdırmıyordum.Onu da yedim; oh mis vol.2.Bir bardak da orta derecede soğuk, tabiri caizse tam kıvamında su içtim; oh mis vol.3.Şimdi tekrar yatıp uyumaya çalışacağım eğer ki uyuyamazsam lanet senfonisini tekrar başlatacağım.Saat 05:49 bkz: OHA !

- > Sleepless in Seattle

Hiç yorum yok: